Ekonomi

Zeytinyağının fiyatı 600 TL’ye çıkabilir! 3 katı fiyatla raflarda yerini aldı

Düşük rekolte ve yüksek enflasyon nedeniyle artışın devam edeceğini belirten üreticiler fiyatlardan memnun ancak iç piyasada tüketimin yeniden azalmasından endişe ediyor. Tüketiciyi tağşiğe karşı uyaran üreticinin önerisi ise devletin bunu sübvanse etmesi yönünde.

Geçtiğimiz yıl hem fiyat hem de verim açısından altın dönemini yaşayan zeytinyağında önemli bir verim düşüşü bekleniyor. Gerek üretimin düşük olması, gerekse yüksek enflasyon ortamı ve dünya fiyatlarının etkisiyle zeytinyağı fiyatlarında büyük artış olacağını belirleyen sektör temsilcileri, geçen yıl 1 litre zeytinyağının perakende fiyatının 115 TL civarında olduğunu belirtti. , şu an 300 TL’yi aştı, bu da 600 TL. kadar çıkabileceğini ifade ettiler. Tariş Zeytin ve Zeytinyağı Derneği’nin geçtiğimiz günlerde alım fiyatını 295 TL olarak belirlemesi ve gerekirse yeni fiyat ayarlamaları yapabileceğini açıklaması perakende satış fiyatlarının artacağını gösteriyor. Üreticiler bunu memnuniyetle karşılasa da fiyat artışının iç pazardaki zeytinyağı tüketimini olumsuz etkileyebileceği yönünde endişeler var.

Aydın Ticaret Yönetim Kurulu Başkanı Fevzi Çondur, geçen yıl dünyanın en büyük zeytinyağı üreticisi İspanya ve İtalya’da kuraklık nedeniyle rekoltenin yarıdan fazla düştüğünü ancak Türkiye’nin tarihinin en yüksek rekoltesine ulaştığını hatırlattı. Değişim, şunları söyledi: “Bu yıl dünya rekoltesi gibi Türkiye’nin de rekoltesi düşecek. Öte yandan zeytinyağına olan talebin artmaya devam etmesi fiyatları yukarı çekiyor. Tariş, 0,3-0,5 asitli zeytinyağının alım fiyatını 295 TL olarak açıkladı. Bu da perakende fiyatının artacağını gösteriyor. Beklentimiz zeytinyağı perakende fiyatlarının 320 TL’nin altına düşmemesi. Geçen yıl bu zamanlar zeytinyağının perakende fiyatı 115 TL idi.”dedi.

İzmir Ticaret Borsası Meclis Üyesi Mehmet Alp, Tariş’in beklentilerin üzerinde fiyat açıklamasının piyasa fiyatlarını tetikleme amacı taşımadığını, ürünün şu anda piyasada az bulunması nedeniyle olduğunu belirterek, “Açıklanan bu fiyatlardan üretici de memnun. Güneyde sızma zeytinyağının perakende fiyatı 280-300 TL arasında değişiyor. Kuzey bölgelerde bu rakam 400 TL’ye yaklaşıyor. Zeytinde patlama yılı olduğu için perakende fiyatları önümüzdeki aylarda daha da artabilir” dedi.

Milas bölgesindeki zeytinyağı üreticilerinin, açıklanan alım fiyatlarından sonra ürünlerini toptan olarak Tariş’e satabileceklerini belirten Tariş Milas Zeytinyağı Tarım Satış Kooperatifi Yönetim Kurulu Başkanı Kamil Gül, “Tariş’in açıkladığı fiyatların ardından perakende satışlar başlayacak. Bölgemizde zeytinyağının fiyatı 300 TL’den aşağı olmayacak. Üreticilerimiz ürünlerini toptan satmayı sevdiği için perakende olarak 300 TL yerine toptan 295 TL’ye Tariş’e satıyor. Bu nedenle Tariş’in açıkladığı fiyatlardan üretici oldukça memnun” dedi.

“DEVLETİN DESTEK VERMESİ GEREKİR”

Tariş’in açıkladığı fiyatın geçen yılın yüzde 300’üne denk geldiğini belirten Edremit Körfezi Zeytin ve Zeytinyağı Üreticileri Federasyonu Başkanı Mehmet Hakkı Semercioğlu, “Dünya fiyatlarına baktığımızda bu son derece normal. Bugün İspanya’da raf fiyatlarının 10-15 Euro civarında olduğunu görüyoruz. 2023-2024 dönemine girdik. Ulusal Zeytinyağı Konseyi’nin (UZZK) belirttiği gibi Türkiye’de bir önceki yıla göre yüzde 60-65 civarında kıtlık var. Üstelik kalite önceki yıllara göre çok daha düşük. Hem uygun yağ hem de üretim düşüktür. Fiyatlar yükselmeye devam ederse tüketicimizi kaybedeceğiz. Perakende fiyatı şu anda 400 TL civarında, bu sıkıntı devam ederse 500-600 TL civarında seyredecek. Bu da biz üreticileri tüketicilerden uzaklaştırıyor. 1,8 kilograma yükselen Türkiye’nin kişi başına zeytinyağı tüketimi önemli ölçüde azaldı. Bu durum önümüzdeki yıllarda bakanlık için tehlike oluşturuyor. Yıllarca zeytinyağı üreticisi ürününü fiyatının altında sattı. Tek çözüm devlet desteğidir. Fikrini savundu: “Bu noktada tüketimdeki düşüş duruyor.”

Türkiye’nin geçen yıl 421 bin ton zeytinyağı verimiyle dünyada ikinci, 750 bin ton sofralık zeytin üretimiyle ise birinci sırada yer aldığını hatırlatan Ayvalık Ticaret Odası Yönetim Kurulu Başkanı Ali Uçar, “Bu yıl, hem kuraklığın hem de kuraklığın etkisiyle verim yarı yarıya azaldı. Bu gerçekleşmek üzere gibi görünüyor. Zeytinyağı rekolte beklentimiz 180 bin ton civarında. İhracatçı birlikleri tarafından geçen yıla göre 150 bin tonluk stok döneminin olduğu açıklandı. Tariş, Kuzey Ege yağlarının alım fiyatlarını 275 TL/kg ile 295 TL/kg arasında açıkladı. Bunun zamanla 350 TL’ye çıkması bekleniyor. Çünkü geçen yıl Tariş alım sayısı 74 TL, kapanış rakamı ise 210 TL olarak açıklanmıştı. Tariş’in ödemeleri vadeli yaptığı ve fiyat artışı beklediği için bu fiyatı açıkladığını düşünüyoruz. Satış fiyatları markaya, ambalaja ve bölgeye göre değişmektedir. Satıldığı yer bile değerlidir. Bölgemizde market raflarında ilk hasat 500-750 ml’lik ambalajlı ürünlerin fiyatı 350 ile 600 TL arasındadır. “5’li kutu 1.750-2.500 lira fiyat aralığında satılıyor” dedi.

TARİŞ’İN FİYATI ÜRETİCİ VE İHRACATÇININ YARARLANMASINI SAĞLADI

Dünya genelinde bu yıl zeytinyağında rekolte beklentisinin oldukça düşük olduğuna dikkat çeken Nizip Ticaret Borsası Başkanı İbrahim Sarı da talebin yüksek olduğunu hatırlatarak, “Bölgemizde mevsimin kurak geçmesi nedeniyle bu yıl rekolte beklentimiz çok yüksek değil. . Öte yandan ihracatta da ciddi bir talep var. Tariş’in açıkladığı fiyat üreticiyi ve ihracatçıyı sevindirdi. “İhracat açısından da makul bir fiyattır” görüşünü dile getirdi.

MARMARABİRLİK’İN PERAKENDE SATIŞ FİYATI 315 TL

Marmara Zeytin Tarım Satış Kooperatifleri Birliği’nin (Marmarabirlik) 2023-2024 mali yılında geçerli olacak zeytin alım fiyatlarını açıklamasının ardından hasat başladı. Geçtiğimiz yıl olduğu gibi bu kampanyada da kota uygulamayan Marmarabirlik, ölçeğe dahil olmayan yağlı zeytinlerin alım fiyatını 45 lira olarak açıkladı. Bölgede rekoltenin son yıllara göre daha düşük olacağı beklentisi yağlı zeytin ve zeytinyağı fiyatlarını da etkiledi. Halihazırda 1 litrelik sızma zeytinyağını ambalajında ​​315 TL’ye sunan Marmarabirlik, aynı ürünün 5 litrelik konserve versiyonunu ise 1550 TL’den satıyor. İlgili birimler tarafından yapılan çalışmada 1 kg zeytinin ortalama üretim maliyetinin 30,44 TL olduğunu vurgulayan Marmarabirlik Yönetim Kurulu Başkanı Hidamet Asa, “Ürün alımları geçen yıl yüzde 150, bu yıl yüzde 142 arttı ve Marmarabirlik destek verdi” yapımcıları. Artık kooperatifine sahip çıkma sırası üreticide. “Ortaklarımız kooperatiflerine verdikleri verim beyanı kadar ürün verebilecekler” sözleriyle zeytin fiyatlarında bir güncelleme olmayacağının sinyalini verdi. Ancak kampanya döneminde zeytin fiyatlarında geçen yıl olduğu gibi rekolte düşüklüğü nedeniyle değişiklik yapılması durumunda aradaki farkın zeytinyağı satış fiyatlarına aynen yansıması bekleniyor.

“TARİŞ’İN FİYATI MALİYETİ KAPSADI”

Tariş’in 295 TL olarak açıkladığı fiyatın tüketiciyi tedirgin ettiğini belirten Tarsus Ticaret Borsası (TTB) Yönetim Kurulu Başkanı Mustafa Teke, “Bu fiyat, üreticimizin emeğinin karşılığını alması ve bu emeğin karşılığını alması açısından değerli. ürünün değerini bulmak. Dünyada ve ülkemizde verimlerin düşmesi nedeniyle yurt içi alım kaynaklı fiyat artışları hız kesmeyecek gibi görünüyor. Zeytinyağında artan maliyetler ve verim düşüklüğü fiyatlara tüketicinin aleyhine yansıyor. Dağlık ve engebeli bölgelerde, Türkiye zeytinliklerinin yüzde 70-80’inde verim ciddi oranda düştü. Bu yılki verim geçen yıla göre yüzde 30. Ama sorun şu ki hiçbir şey geçen seneki gibi değil. Paketleme, üretim, personel ve hasat maliyetleri değişti. Fiyat belirlenirken genellikle hasat maliyeti dikkate alınır. Hasat maliyeti toplam maliyetin yarısı kadardır. Yani 1 kilo zeytinyağının maliyeti neredeyse 300 lira oluyor. Açıklanan fiyatlar sadece maliyeti karşılamaktadır. ‘Tüketici bu fiyatlarla zeytinyağını nasıl alacak?’ Öyle diyorsanız öncelikle taklit ve tağşişe karşı daha caydırıcı tavırlar alınması gerekiyor. Piyasada bilinmeyen, zeytinyağı özüyle yapılan zeytinyağı adı altında çok düşük fiyata ve açıklanan fiyatların yarısına satarak tüketicinin sağlığıyla oynayan dolandırıcılarla mücadele etmemiz gerekiyor. “Önümüzdeki yıllarda temennimiz rekoltenin yüksek olması, üreticinin faydalanması, tüketicinin ise taklit ve tağşiş yapılmayan zeytinyağı tüketmesidir” dedi.

KAYNAK: BENİM EKONOMİM,

Bir yanıt yazın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir

Başa dön tuşu